Bitlis, yemek kültürünün çok zengin olduğu bir ilimizdir. Yemekleri ağır, masraflı ve zahmetlidir. Özellikle maddi bakımdan, aşırı bir yük getirmektedir.
Bitlis; Türkiye’de sıcak etin yenildiği tek vilayettir. Etin; mezbahadan çıkmasıyla tüketilmesi, çok kısa bir süre içinde yapılır. Mezbahadan kasaplara getirilen et, soğumadan evvel satılır. Şayet soğumuş veya bir gün üzerinden geçmiş ise bu ete rağbet edilmez. Kesinlikle soğuk
Bitlis’e özgü diğer bazı yemek çeşitleri şunlardır:
Ciğer Taplaması, Tutmanc Aşı, Şekalok, Gılorik, Has Dolması, Mişevşi, Ayran Aşı, Turşu Aşı, Çireş Çorbası, Kengerli Pilav, Turşulu Dolma, Fındık Dolması, Gari Aşı, Halise, Soğan Köftesi, Çorti taplemesi, Gebol, Keledoş, Pıçoç, Halim Aşı, Yalancı Dolma, Şile, Parpar, Şalgam Yemeği, Soğan Yemeği, Umanç Aşı, Köki, Jağlı Yumurta, Cümür, Yarma Aşı, Kurut Aşı, Bezirgan Çorbası, Kaklı Pilav, Pazik Boranisi, Cevizli fetir, Şor Balıklı Pilav, Baklalı Pilav
Yemekler genellikle yerde ve toplu olarak yenir. Büyük kaplarda getirilerek ortaya konur. Herkes kendi önünden başlayarak yemeye başlar. Başkasının önündeki yemeğe kaşık sallamak, tepsiyi çevirerek iyi ve etli kısmını kendi önüne almak, görgüsüzlük olarak bilinir.
Misafir geldiğinde büyükler (erkek) bir tarafta, çocuk ve kadınlar bir tarafta yerler. Erkekler yiyip kalkmadan kadınlar yemeğe oturmazlar. Ev sahibi, misafir sofradan kalkmayıncaya kadar sofradan kalkmaz. Kalkarsa görgüsüzlük olur ve misafirinde kalkması manasına gelir. Yemeklerin en iyisi misafire ikram edilir.
Sofra Adabı: Yörede yemekler yere bez(sofra)sererek veya tahta sini üzerine yemekler konulmak suretiyle,sofranın çevresine bağdaş kurulur veya sol ayak bükülerek alta alınır sağ ayağın dizi karına doğru çekilerek oturulur. Yeterince yemekler bırakılır ortaklaşa olarak yenilir. Önce büyükler sofraya oturur,daha sonra kadınlar ve çocuklar yemeklerini yerler.
BİTLİS YEMEKLERİ TARİFLERİ
Çorti Aşı: Çorti, salamura lahana turşusudur ancak bu sirkeyle yapılmaz. Çorti aşını yapmak için büyük bir tencerenin içine kemikli ve yağlı etler konur. Bunun üzerine bol miktarda çorti ile döğme ilave edilerek bir miktarda su alınır ve pişirilmeye bırakılır. Etlerin pişmesine kadar devam eder çorti aşı yöremizde genellikle kışın sevilerek yenen bir yemektir. İçine bir miktar sarımsak veya biber katılması yemeğin lezzetini artırır.
Katıklı Dolma: Yörenin özelliğini taşıyan yemeklerden biri de katıklı dolmadır. Katık yörede yoğurt anlamına gelmektedir. Yapılışı şu şekildedir: Fazla tatlı olmayan büyük bal kabakları soyulduktan sonra karpuz gibi değil de aksine olarak ortadan ikiye ayrılır. İçi temizlenir keskin bir çakı ile 2 veya 3 mm kalınlığında sarma çekilir. Çekilen bu sarma geniş bir sini veya buna benzer kapta tuzlanarak güneşte veya sobanın kenarında 1 saat ısıtılır. Böylece kabak sarma yapılabilecek duruma gelir diğer tarafta yeterli miktarda orta yağlı koyun eti makine da iki defa çekildikten sonra aynı miktarda ince bulgurla karıştırılır. Etle birlikte bir baş soğan, 2-3 adet yeşil biberle çekilir. Etle bulgura tuz biber,yabani reyhanda karıştırılarak iyice yoğrulur.
Bu hamur küçük parçalara ayrıldıktan sonra üç katlı kabakla sarılıp avuç içinde sıkıldıktan sonra gelişi güzel bir tencereye atılır. Ağzına ters şekilde bir tabak ve üstüne ağır bir cisim konulur. Başka bir yerde kaynatılmış su dolmanın üzerine konulur. Dolma çabuk piştiğinde kaynarken tabak kaldırılarak kabağın pişip pişmediği kontrol edilir ve pişmişse hemen tencere ateşten indirilir. Suyu süzülür yarım saat bekledikten sonra üzerine sarımsak ile yoğurt,kırmızı biberle kızartılmış sade yağ döküldükten sonra
Büryan: Rivayet edilir ki, IV. Murat Revan seferine çıkarken, Bitlis’ten geçmiştir. Ordusu ile beraber yürürken, Bitlis’e yakın bir yerde bir sürü ile çobana rastlar. Çobana kendilerinin IV. Murat olduğunu, yemek olarak ikram edecek bir şeyin olup olmadığını sorar. Çoban da; et ve sütten başka bir şeyinin olmadığını, kabul ettikleri takdirde kendilerine et ikram edebileceğini söylemiştir. Çoban, hemen bir teke keser, temizledikten sonra bolca tuzlar. Daha sonra toprağı eşeleyerek derince bir çukur açar. Topladığı dalları çukurun içine atarak yakmaya başlar. Dalların tamamı yanıp, ateş kor halini alınca çukurun içine içi su dolu büyükçe bir kap bırakır. Daha sonra tuzladığı bu hayvanı kuyunun içine sarkıtır. Hava almaması, etin suyun buharıyla pişmesi için üzerini kapatır. Piştikten sonra çıkarak padişaha ikram eder. Padişah bu yemeği çok beğendiğini, “Büryan gibi pişmiştir” demesi üzerine o günden sonra bu yemek hep yapılmış ve adına büryan denilmiştir.
Büryan, Bitlislilerin “hevur” dedikleri tekeden yapılır. Genellikle büryan mevsimi yaz ve sonbaharın başlarıdır. Bu mevsimlerde hayvan hem besili, hem de taze ve tabi otla beslendiğinden eti güzel kokar. Kış aylarında besi hayvancılığı olduğundan, fazla rağbet görmez. Büryan eti bir gün önceden hazırlanır. Bir bütün hayvanın etleri, kopmayacak şekilde hayvanın yanlarına sarkıtılır ve bolca tuzlanarak dinlendirmeye bırakılır. Gece yarısı, saat iki civarlarında tandır yakılır (meşe ağacının dalları kullanılır). Ateş kor halini aldıktan sonra su dolu büyük bir kap, tandırın içine konur. Daha sonra pişirilecek et, çengellerle suya değmeyecek şekilde tandıra sarkıtılır ve tandırın hava almaması için ağzı kapatılır. Et bir yandan ateşte pişerken, diğer yandan tandırın içindeki suyun buharında yumuşatılır. Pişen et tandırdan çıkarılarak, kancaya asılır. Büryanın en iyi olduğu dönem, Ağustos, Eylül, Ekim aylarıdır. Üzümle beraber yemek, adet haline gelmiştir.
Tandırın içine daha önce bırakılan su, tandırdan çıkarılır. Büryandan akan yağlar bu kabın içinde birikir. Bu suyun içine pişirilmiş yağsız et atılarak “Avşor” - “tuzlu su” yemeği yapılır. Bolca biber dökülen bu yemek, sabahları tüketilir.
İçli Köfte (Bitlis Köftesi): Bitlis kadınlarının en çok zorlandıkları bir yemektir. Hem yapımı zahmetli, hem de kadınların imtihanıdır. Bu yemeği layıkıyla yapan hanımlar, rağbet görürler. Yapamayanlar ise maharetli bir ev hanımı olarak görülmezler. Yapımı zahmetli ve zaman aldığından, genellikle komşuların birbirlerine yardım etmesi gerekir.
Malzemeler:
Bir veya iki kilogram, iki defa çekilmiş yağsız ve sinirsiz et
Bir veya iki kilogram köftelik bulgur
Yarım kilogram kadar böbrek yağı
Yarım adet kuru soğan
Bir miktar toz veya karabiber
İki – üç adet ekşi nar
Yeteri kadar tuz.
Köftenin içinin hazırlanması: Böbrek yağı makinede iki defa çekildikten sonra içine yarım adet kuru soğan rendelenir. Tuz, karabiber veya toz biber ve ekşi narla beraber iyice yoğrulur.
Hazırlanışı: Daha önce makinede iki defa çekilmiş olan yağsız kıymaya, bir o kadar bulgur, biraz tuz ilave edilerek su ile yoğrulur. İyicesine yoğrulmuş olan hamur, ceviz büyüklüğünde küçük parçalara ayrılır. Ayrılan bu parçalar, avuç içerisinde yuvarlak hale getirilir. Sol avuç içine alınarak sağ elin şahadet parmağıyla içi oyulur. Daha önce hazırlanmış olan iç malzemeden bir tutam bu oyulan kısma bırakılır. Avuç içerisinde tekrar yuvarlanarak hem oyuk kapatılır, hem de top şekli verilerek tepsiye dizilir.
Ateşin üzerine bir tencere içerisinde su konur. Bu su fokur, fokur kaynadıktan sonra köfteler itinayla bu suyun içine bırakılır. Köftenin içindeki yağ eridiğinden, pişen köfte su üstüne çıkar. Tabaklara bırakılarak servis yapılır. İyi bir köfte; küçük olup, içindeki yağı dışarıya çıkmayandır.
Turşu aşı çorba
Malzemeler:
1 su bardağı aşurelik buğday
yarım su bardağı nohut
yarım kg kuş başı et
6 su bardağı su
5 çarliston biber
yarım kg taze fasulye
1 kg domates
1 demet taze nane
1 çorba kaşığı
2 çorba kaşığı tereyağı
tuz, kuru nane
Hazırlanışı: Buğday ve nohudu bir gece önceden ıslatın. Ertesi gün suyunu süzüp etle birlikte tencereye alın. Tereyağı ve suyu ekleyip pişirin. Taze fasulyeyi küçük küçük doğrayın ve tencereye ilave edip pişirin. Çarliston biberleri ince ince doğrayın. Domateslerin kabuklarını soyup küp şeklinde doğrayın. Taze fasulye yumuşamaya başlayınca çarliston biber, domates, salça ve tuzu ilave edip karıştırın. Ocaktan almadan önce taze naneyi doğrayıp ilave edin ve kur naneyi serpin. Bir taşım kaynatıp sıcak olarak servis yapın.
Şeker helvası
Malzemeler:
250 gr tereyağı
yarım kg un
2 su bardağı toz şeker
1
Süslemek için: 8-10 yarım ceviz içi
Hazırlanışı: Tereyağını eritin. Unu ekleyip tahta kaşıkla sürekli karıştırarak orta ateşte kavurun. Pembeleşmeye başlayınca çekilmiş cevizi çini ilave edip 15-20 dakika daha kavurun. Toz şekeri ekleyin ve 5 dakika daha karıştırarak kavurup ocaktan alın. Düz bir servis tabağına alıp soğumaya bırakın. Dilediğiniz şekilde dilimleyin ve ceviz içi ile süsleyerek servis yapın.
Su böreği
Malzemeler:
6 yumurta
2 çorba kaşığı sirke
2 çorba kaşığı su
2 çorba kaşığı sıvıyağ
yarım kg yağsız kıyma
1 demet maydanoz
350 gr tereyağı
aldığı kadar un
tuz, karabiber
Hazırlanışı: Yumurtaları derin bir keseye kırın. Sirke, sıvıyağ, tuz ve su ilave edip karıştırın. Yumuşak bir hamur elde edene kadar un ilave edip yoğurun. Hamurdan eşit büyüklükte parçalar koparıp 16 adet beze yapın. Unlanmış zemine dizip üzerlerine ıslak bez örtün. Hamurları oklavayla tek tek açarak yufkaları hazırlayın. Diğer tarafta bir tencerede bol su kaynatın. Tepsiyi yağlayıp yufkalardan birini serin ve üzerine 1
Ciğer taplaması
Malzemeler: 6 kişilik
1 koyun ciğeri
4 su bardağı ince bulgur
Tuz, karabiber
1 tatlı kaşığı reyhan otu
1 tatlı kaşığı kırmızı tozbiber
3-4 çorba kaşığı tereyağı
Hazırlanışı: Koyun ciğerini ince ince kıyın ya da kıyma makinasında çekin bulguru ekleyip iyice yoğurun. Tuz, karabiber ve reyhanotu ilave edip köfte hamuru haline getirin. Köfte harcından ceviz büyüklüğünde parçalar alıp elinizde yuvarlayın. Yassılaştırarak 1 cm kalınlığında köfteler yapın. Köfteleri 20-25 dakika dinlendirin. Bir tencereye su doldurup kaynatın. Köfteleri kaynar suda pişirip süzgeçle servis tabağına alın. Tereyağını küçük bir tavada eritin. Kırmızı tozbiberi ekleyip kızdırın. Köftelerin üzerine gezdirip sıcak olarak servis yapın.
Şirin kayganak
Malzemeler: 4 kişilik
6 yumurta
100 gr tereyağı
2 su bardağı pekmez
Yarım su bardağı su
Yarım su bardağı tozşeker
Hazırlanışı: Yumurtaları iyice çırpın. Tereyağını tavada kızdırın. Çırpılmış yumurtayı tel süzgeçten ince ince kızgın yağa akıtın. Tel tel olacak şekilde pembeleşinceye kadar çatalla karıştırın. Pekmez, su ve tozşekeri bir tencereye alıp kaynatın. Kızartılmış yumurtanın üzerine gezdirerek dökün. Bir taşım daha kaynatıp servis tabağına alın. Sıcak olarak servis yapın.
Ayvanet
Malzemeler: 4 kişilik
5 yumurta
1.5 su bardağı un
3 çorba kaşığı tereyağı
1 su bardağı yoğurt
Yarım çorba kaşığı biber salçası
1 kahve fincanı su
2 diş sarımsak
Pulbiber, nane
Tuz
Hazırlanışı: Yumurtaları derin bir kaba kırıp un ve tuz ilave ederek çırpın. Krep hamuru kıvamında pürüzsüz bir karışım hazırlayın. Geniş bir tavada 3 çorba kaşığı tereyağını eritin. Hazırladığınız krep hamurunu 4'e bölüp tavaya 4 seferde dökerek iki taraflı kızartın. Biber salçasını 1 kahve fincanı su ile ezin. Sarımsakları ezip yoğurtla karıştırın ve iyice çırpın. Servis tabaklarına birer krep yerleştirip üzerlerine sarımsaklı yoğurdu paylaştırın. Salça sosunu gezdirip pulbiber ve kuru naneyle süsleyin. Sıcak olarak servis yapın.
Sekalok
Malzemeler:
250 gr. yeşil mercimek
250 gr. Nohut
250gr. kurutulmuş salatalık kabuğu
Hazırlanışı: Bir miktar mercimek ile bir o kadar nohut bir tencerede haşlanır. Yemeğe yetecek kadar salatalık kabuğunun kurusu, yine ayrı bir kapta haşlandıktan sonra bıçakla kıyılır. Diğer tarafta et ve bulgur karışımından yapılan kılorik salatalık kabuğuyla birlikte nohut ve mercimeğin bulunduğu tencereye atılır. Bir miktar su verildikten sonra üzerine bol miktarda yoğurt dökülür. Bunun üzerine eritilmiş sade yağ pul biber karıştırılır, yoğurdun üzerine dökülerek servise sunulur. Bu yemek kış yemeğidir. Yazın pek yapılmaz. Nohut, parça et, kılorik ve nohut az suda pişirilerek salatalık kabuğu sonradan eklenir, servise kurut veya ayran ile sade yağ ilave edilerek sunulur.
Keledoş
Malzemeler:
Un
tereyağı
kurut ayranı veya şıjır (yağı alanmış ayran çökeleği)
pul biber, tuz
Hazırlanışı: Ekmek hamuru yapılır, normal büyüklükte parçalar kesilir, elle yassılaştırılır, içine tereyağ sürülür, hamur bükülür tekrar iki avuç yardımıyla açılır. Önceden kızdırılmış tandıra vurulur. tandırdan çıkarılınca sıcak sıcak tabaklara doğranır. Üzerine kurut ayranı veya şıjır ayranı dökülür, tereyağına pul biber katılarak eritilir ve sıcak ekmeğin üzerine sıcak yağ dökülerek servise sunulur.
Kari aşı
Malzemeler:
500 gr. Kari
500 gr. Dövme
500 gr. Sumak
250 gr. yağsız kıyma
Hazırlanışı: Kari, ilkbaharda çıkan geniş yapraklı, oldukça acı bir bitkidir. Kari aşı yapımı için kari otu yıkanıp küçük parçalar halinde doğranır. Kari otunun oldukça acı olması sebebi ile bu haliyle yenmez. Bunun için de acısının alınması gerektiğinden sumaklı su içerisinde bir saat kadar dinlenmeye bırakılır. Yarım saat kadar kaynayan yemeğe ayrı kapta kaynatılan nohut, döğme ilave edilir. Bunlara ek olarak kılorik eklenir ve kaynamaya bırakılır. Pişince servise hazırlanır.
Kaynak: Lezzet, www.bitlisim.com
0 yorum:
Yorum Gönder